Bu iki devletin Ukrayna’yı zorla savaşa sürükledikten sonra Doğu Avrupa’da telafisi mümkün olmayan büyük bir yıkıma sebep olacakları çok açıktı. Türkiye savaşın sona erdirilmesi yönünde dünya çapında ses getiren adımlar attı fakat özellikle İngiltere, barış masasında kaydedilen ilerlemeleri hükümsüz kılmak için Ukrayna üzerinde büyük bir baskı kurmuştu. Çünkü Doğu Avrupa’nın savaş meydanına çevrilmesi aynı anda hem Rusya’yı hem de Kıta Avrupa’sını doğrudan etkiliyordu.
Türkiye de savaşın olumsuz sonuçlarından doğrudan etkilendi.
Ukrayna Savaşı başlamadan önce FETÖ’cüler İngiltere ve ABD’nin Doğu Avrupa, Türkiye ve Doğu Akdeniz politikalarında etkili bir araç olarak çok büyük olaylara karışmışlardı. Aslında bu grup Mısır’da Mursi yönetimin devrilmesinde de aktif görev almıştı fakat bu durum Türkiye’de yeterince tartışılmamıştır. İlginç bir şekilde Karlof suikastı (Aralık 2016) da belirli çevrelerin gündeminde yoktu. Hâlbuki İngiltere ve ABD Türkiye ile Rusya’nın arasını bozmak istiyor ve hiç arzu edilmeyen hadiselere zemin hazırlıyordu. Bu dönemde birtakım siyasî partilerin ve grupların FETÖ’cülerle dayanışma içinde olması “hak ve özgürlükler”in çok ötesinde bir duruma işaret ediyordu fakat bölgesel gelişmeleri “mağduriyet ve masumiyet” söylemine kurban etmeyi başardılar. Hâlbuki ABD ve İngiltere istihbaratı ve onların etki ajanları Türkiye’de cirit atıyordu. Türkiye ile Rusya’yı karşı karşıya getirebilselerdi hadiseler Balkanlardan Çin’e kadar çok geniş bir sahada yankı uyandıracaktı. Karlof suikastı hakikaten kasıtlı bir fenalık içeriyordu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.