• İstanbul 10 °C
  • Ankara 5 °C
  • İzmir 14 °C
  • Konya 8 °C
  • Sakarya 10 °C
  • Şanlıurfa 13 °C
  • Trabzon 10 °C
  • Gaziantep 13 °C
  • Bolu 3 °C
  • Bursa 10 °C

Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan: “D. Mehmet Doğan milletimizin yetiştirdiği önemli bir mütefekkirimizdir”

Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan: “D. Mehmet Doğan milletimizin yetiştirdiği önemli bir mütefekkirimizdir”

TYB Gençlik Birimi’nin, 29.12.2017 tarihinde Ankara’da TYB Şeref Başkanı merhum D. Mehmet Doğan için hazırladığı “70. Yaş Yılında D. Mehmet Doğan’a Saygı Gecesi” programında TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan’ın yaptığı konuşma metnini yayınlıyoruz.

Çok değerli D. Mehmet Doğan abim, çok kıymetli D. Mehmet Doğan abinin dostları, sevenleri hepinizi hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Öncelikle iki teşekkürü yapmanın bir borç olduğunu düşünüyorum. Hamdolsun böylesi güzel bir genç arkadaş kitlemiz var. Vefa gösteren, saygı gösteren, hürmet gösteren gençlerimiz var.

Bu programı gerçekten tasarladıklarında inanın mutlu oldum çünkü kıymet bilmek, vefa göstermek her yiğidin harcı değil, onun için burada çok güzel sunumlar yaptı arkadaşlarımız. Ben gerçekten beğendim, her birini çok kıymetli buldum, hepsinin yüreğine sağlık, çok teşekkür ediyorum. Diğer yandan üniversitemizin çok güzide topluluğu, konservatuvarımız sağ olsun, çok yoğun programları arasında zaman ayırdılar gerçekten gönülden bir program icra ettiler. Ben müdürümüze, daha önceki müdür vekilimiz Sayın Rektör Yardımcımız Fatih Uşan hocama destekleri için şükranlarımı sunuyorum.

Tabii Mehmet abi için çok şey söylenebilir ben kısaca birkaç hususu ifade etmek istiyorum. Bir husus şu: Mehmet Doğan abinin önünde bir ‘‘D’’ ismi vardı tabi herkesin merak ettiği bir şeydi. Diyorum ki sanki sevk-i ilahî ile Mehmet abi o gün o isim karışıklığında tabi bunun hikâyesini biz birkaç defa Mehmet abiden dinledik, bir ‘‘D’’ aklına gelmiş, günün birinde de birileri çıkar buna ‘‘r’’yi de ekler diye herhalde keramet zuhur ettirmiş diye düşünüyorum. Tabii üniversitemiz İnsan Toplum Bilimleri Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümümüz bir öneride bulundu.

Üniversitemiz Senatosu ve Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Metin Doğan beyin de destekleriyle bir Ankaralı olarak Ankaralı olmanın ötesinde üniversitenin inşa edildiği muhitin insanı olarak, o toprakların insanı olarak D. Mehmet Doğan abiye tabii yeterli olmayacak belki bir şeydir ama bazen çam sakızı çoban armağanı kabilinden böyle bir fahrî doktora verilmiş olması da en azından içinde bulunduğumuz müessese adına üniversite adına bizler için de çok kıymetlidir diye düşünüyorum.

Bununla beraber şunu da görmüş olduk: Bazı isimler vardır, hayattayken değeri bilinmez, kıymeti bilinmez 10 yıl sonra, 50 yıl sonra, 100 yıl sonra ancak kıymeti bilinir. Benim naçizane doktora yaptığım, üzerinde çalıştığım bir isim var, Hollandalı bir filozof, Yahudi kökenli Baruch, Benedict Spinoza. Tabii çok ilginç bir kader çizgisi var onun, o ayrı bir konu, asıl önemli olduğu yer şurası. “Etika” diye etik üzerine bir eseri var Tractatus, Teolojik Politik İnceleme diye naçizane çevirmeye çalıştık. Vefatından ancak 90, 100 yıl sonra keşfedilmiş, yani hayattayken kıymeti bilinmemiş Alman filozoflar özellikle idealist filozoflar dediğimiz Hegel başta olmak üzere onların gayretleriyle tanınıp, bugünlere önemi aktarılmış. Hayattayken kadir kıymet bilmek de çok önemli.

İnsanın bunu kendisinin de görmesi çok önemli. Öyle tahmin ediyorum, Mehmet abi de duygularını ifade edecek. Tabii onun sadece dil üzerine değil, bu vurgu çok yapıldı edebiyat üstün ödülü verildi, biz üniversite olarak Türk Dili ve Edebiyatı alanında bir fahrî doktora ünvanı tevdî ettik, üniversitemiz senatosu tarafından. Ama arkadaşlar arasında konuşuldu, Mehmet abiye Tarih Fahrî Doktorası dahi verilebilir, Felsefe Fahrî Doktora ünvanı dahi verilebilir, Sosyoloji Fahrî Doktora ünvanı dahi verilebilir.

Bunu şunun için söylüyorum: Mehmet abiyi naçizane burada tabii yüzü olduğu için değil, belki kendisi olmadığı zaman daha farklı şeyler söylemek, cesurca söylemek az önce ifade edildiği gibi yüzüne övmek değil, asıl tefekkür boyutuyla belki anmak ve anlamak bugün gençlerimiz aslında bize bir de onu sundular. Yani düşüncenin yolu tabii ki kelimelerden geçiyor, kavramlardan geçiyor, dilden geçiyor. Dilsiz düşünce üretilemez, felsefe üretilemez. O anlamda D. Mehmet Doğan abiyi biz her şeyden önce bu toprakların, bu milletin yetiştirdiği ve kendisiyle aynı zamanı ve mekânı teneffüs ettiğimiz mütefekkirimiz olarak görüyoruz. Gerçekten kelimelerinin arkasında çok derin anlamlar var, eserlerinde gerçekten çok derin tefekkürler var; irfanı görüyoruz biz, hikmeti ve erdemi görüyoruz. Ve öyle tahmin ediyorum, Anadolu irfanının aslında sözcülüğünü yapıyor ve bu anlamda D. Mehmet Doğan abinin Türkiye Yazarlar Birliği ile kurmuş olduğu bir ocağın da bir üniversitenin de bir okulun da var olduğunu söyleyebiliriz.

Az önce arkadaşlar çok güzel o kesiti sundular, Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği, aslında bir pınar olarak tanımlıyor orda. Evet. D. Mehmet Doğan abinin belki de değeri, kıymeti gelecek yıllarda, yüzyıllarda çok çok daha iyi anlaşılacaktır. O anlamda Türkiye Yazarlar Birliği ülkemizin belki de Yüksek Öğretim Kurumu şemasında yer almayan inşallah bir üniversitesi, bir ocağı, bir pınarı olacaktır ve bu anlamda da kendisini başlı başına bir üniversite olarak tanımlayabiliriz ki buradaki birçok arkadaşımız ve hocalarımız bunu ifade etti. Kendisiyle belki aynı zamanı, anı paylaşmasa bile ondan istifade etmiş aslında öğrencileridir buradakiler.

Biz kendisini gerçekten, ben naçizane kendimi de öyle görüyorum; bir Aksakalımız ve bir talebesi olarak görüyorum ve kendisinden her daim de müstefid olmaya çalışıyoruz. Bu vesileyle, tabii bu bir vesiledir 70. yaş yılı, bu inşallah 170’ler, 270’ler, 1070’ler diye devam edecek inşallah serüvenleri olacaktır, ona da çok takılmamak gerekir. Biz Mevlâ’dan hayırlı, uzun ömürler bereketli fikirler, düşünceler serdetmesini temenni ediyoruz ve bu programı icra eden değerli gençlerimize ve ne kadar onlara güvenmemiz gerektiğini de bize bizatihi gösterdikleri için teşekkür ediyorum. Ayrıca bu programın icra edilmesinde emeği olan Zafer kardeşime de şükranlarımı sunuyorum.

img_3825-001.jpg8671.jpg

Bu haber toplam 327 defa okunmuştur
Etiketler:
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim