Bu fethi, içerideki sahte aktörler istemiyor ve istemedikleri için yine sürece fiili ya da sözel olarak çomak sokuyorlar. Karalama cihetine gidiyorlar. Suriyeli muhaliflerin veya devrimcilerin Halep'i ele geçirmeleri yine tezvirat sağanağına dönüştü. Tezvirat ustaları hemen devreye girdiler. Ayrıca Halep ve ötesinde olanlar, İran'ın iddialarını çökertti. İsrail hattında çöken İran, Halep hattında tutunmaya çalışıyor. Bu gelişme, onun aldatmaca birleşik alan teorisini de yerle bir etti. İran, İsrail'e odaklanmak yerine Sünni kesimlere odaklandı. Katil Baas rejimine yine arka çıktı. Dolayısıyla Hamas ile Hizbullah ekseninin ideolojik mahiyetinin çürüklüğü de bir kez daha ortaya çıktı. Keşke Hamas, Halep hattından hiç çıkmasa Dahiye-Tahran hattına uğramasaydı. İran, beyaz yalanlarıyla ya da dini yalanlarıyla muhaliflerin Halep hattına yönelik operasyonlarının arkasında ABD ile İsrail'in olduğunu söylemiştir. Yalanlarına doymasın! Şii örneğinde olduğu gibi takiye ve kutsal yalanlar olabilir ama ahlaki zeminde yalan sökmez, asla barınmaz. İran ekseninin belki dini olabilir ama ahlakı yoktur. Muhaliflerin İsrail bağlantısına dair tezviratın hiçbir maddi dayanağı yoktur.
Devamı: https://www.fikriyat.com/yazarlar/mustafa-ozcan/2024/12/01/halepte-gelecek-tarihe-hamile
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.