- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler

- İstanbul18°C▼
- Ankara14°C
- İzmir20°C
- Konya14°C
- Sakarya20°C
- Şanlıurfa19°C
- Trabzon23°C
- Gaziantep14°C
OĞUZHAN BİLGİN: FIRTINADA SIĞINACAK LİMAN
Zorluklarla, koşuşturmalarla, mücadelelerle dolu bir modern hayat düzeninde yaşıyoruz.

31 Ekim 2024 Perşembe 11:25
Gündelik hayatın zorlukları bazen kalkanlarımızı çatırdatıyor, bazen duvarlarımızın yükselmesine sebep oluyor, bazen de bizi sendeletiyor.
Bir yandan da modern zamanlardaki hayat öyle bir hayat ki sendelemenize, üzülmenize, acıyı yaşamanıza, hasret çekmenize bile müsaade etmiyor. Bir yandan sektör hâline gelmiş kişisel gelişim kitapları, videoları "güçlü ol, cool görün, hayata gülümse, önemseme" gibi aforizmalarla insanın insani duygulara sahip olmasını ayıp ve yoksunluk gibi tasvir ediyor. Öte yandan psikiyatri "sektörü" anti-depresanlarla sizi "hasta" ilan edip "tedavi" etmeye başlıyor. Elbette bazı büyük travmalar profesyonel bir destek alınmayı gerekli kılabiliyor; peki ya her türlü hüznü, zorluğu hemen bu modern sektörlere havale etmek mi gerekiyor? Sahi ruhumuzun şifası gerçekten bu modern öğretilerde mi?
Burada esas mesele ise insanın toplum içinde oynaması gereken rol, sürekli kendisini sahnede hissetme ve ona göre davranma mecburiyeti. Sosyolojinin önemli kuramcılarından Erving Goffman "Günlük Yaşamda Benliğin Sunumu" kitabında ortaya attığı "dramaturji" yaklaşımıyla gündelik hayattaki sosyal ilişkileri rol, performans ve sahne kavramları üzerinden tasvir ediyor. Hem iş yaşamında hem de diğer beşeri ilişkilerde sürekli bir dramatik canlandırma hâlinde olan insanı anlatan Goffman her bir performansın aslında inşa edilmiş belli standartlara uymak, beklentileri karşılamak ve bir şekilde başarılı bir oyunculuk sergilemek üzerine olduğuna dair teferruatlı analizler yapıyor.
Gündelik hayat, neticede hakikatle ilişkisi ne olursa olsun bir teşhir ve performans sürecidir... Arkadaş sohbetlerinde bile mutlaka bir maske takılır. Bir diğer sosyolog Lefebvre'in dediği gibi bir süre sonra maskeler yüze, deriye yapışır; deri, ten maske hâlini alır.
Devamı: https://www.aksam.com.tr/yazarlar/oguzhan-bilgin/firtinada-siginacak-liman/haber-1517320
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.