“Kıbrıs Barış Harekâtı” sırasında (20 Temmuz 1974) 13 yaşında bir çocuktum. İlçemizin üzerinden uçaklar geçiyordu. O günlerde en sık duyduğumuz kelime “mücâhid”. “Kıbrıslı mücâhidler” sözü kulaklarımızı dolduruyor. Elbette yüreğimizi de. Banyo küvetinde üst üste yığılmış çocuk cesetleri bizi çıldırtıyor. Şimdi siyonist İsrail’e duyduğumuz öfkeyi o zamanlar helenist Yunan ve Rumlara duyuyoruz. Babamın av tüfeğini kaparak “Biz de gidelim!” dediğimi hatırlıyorum.
Kısa târihçe:
Papaz Makaryos’un liderliğinde kurulan EOKA, Kıbrıs’taki Türkleri soykırıma uğratıp adayı Yunanistan’a ilhâk etmek (enosis) amacıyla saldırılarını azıtmıştı. Korkunç bir zulüm vardı. Türkler başta üniversite öğrencileri olmak üzere halk olarak “mücâhid” grupları kurdu. Erenköy direnişi meşhurdur. Sonunda 20 Temmuz 1974’te Türkiye adaya çıkarma harekâtı yaptı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin garantörlükten doğan yasal hakkını kullanarak gerçekleştirdiği bu barış harekâtının sebebi, Yunanistan’ın Megali İdea olarak ülkü haline getirdiği “Büyük Yunanistan” emelini gerçekleştirme hedefi doğrultusunda Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasını, diğer bir ifadeyle Enosis girişimlerini önlemektir. Barış harekâtıyla Yunanistan’ın Kıbrıs’ı ilhâk etmesi engellenirken Kıbrıs Türk halkının güvenliği ve yaşama hakkı temînât altına alınmış oldu. 14 Ağustos 1974’te harekâtın ikinci merhalesi başladı ve 16 Ağustos 1974’te ateşkes îlân edildi. Türkiye tarafından başlatılan harekât başarıyla tamamlanırken sonuç olarak adada yaşayan Kıbrıs Türk halkının güvenliği temîn edildi ve Kıbrıs’a barış hâkim oldu. İkinci harekât sırasında Türk ordusunun ilerleyişiyle birlikte geri çekilmek zorunda kalan Rum askerleri, geçtikleri Türk köylerini yakarak silahsız sivilleri acımasızca katletti. Toplu katliâmlar ve mezarlar, harekât bittikten sonra gün yüzüne çıktı.
Kıbrıs Harekâtı sonrasında 1976’da Kıbrıs Türk Federe Devleti kurulmuştur. 15 Kasım 1983’te Kıbrıs Türk Federe Devleti meclisi self-determinasyon hakkını kullanarak oy birliği ile aldığı bir kararla, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilan etmiştir. KKTC’nin kuruluş bildirgesini kurucu cumhurbaşkanı Rauf Denktaş okudu.
Yazının devamı için:https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ahmet-talib-celen/kibrista-asimilasyon-48608.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.