Büyük ve zengin muhtevalı sözlükleri kamus, okyanus olarak adlandıran bir geleneğe sahibiz. İki kelime de aş mânalı, yani “sinonim”. Okyanus “büyük deniz”, “dünya karasını çevreleyen su kütlesi” demek; muhit ve kamus de aynı anlamda. Sözlükler böyle adlandırılınca kelimeleri de bu uçsuz bucaksız denizde seyreden gemilere benzetmek yanlış olmaz. Kelimeler, dilin engin denizinde sürekli hareket halindeler. Bazıları bir zaman bir limana demirlese de, birgün hiç beklenmedik bir şekilde sefere çıkabilir. Unutulmuş sanılan bir kelime birden hayat bulur ve belki de bu ikinci veya kaçıncı olduğunu bilmediğimiz yeni seyrinde daha yaygın bir kullanılışla dile mal olur...
Dille, sözlüklerle, kelimelerle uğraşanlar kelimelerin tarih içindeki seyri konusunda az çok fikir sahibi olurlar. Diller de denizler gibi durağan değildir. Sürekli bir dalgalanma, hareket denizlerin belki de mümeyyiz vasfıdır/belirtici özelliğidir. Durgun sanılan denizin bile hareket halinde olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ve deniz habire yeni su kaynaklarıyla beslenir. Kelimelerin engin dil denizindeki seyri elbette merak konusudur. Bugünün insanı günlük hayatta kullanılan bir kelimenin tarih içinde farklı anlamları olabileceğini pek düşünmez. İşte bu değişik anlamları merak etmeye başladığımız andan itibaren o durgun denizin hareket halinde olduğunu farkederiz. Kelimelerin takip ettiği seyir aslında bizim kültür tarihimizin, medeniyet tarihimizin değişimini ve gelişimini anlamamıza, açıklamamıza yardımcı olur.
Kelimelerin seyri üzerinden bir kültür tarihi yazmak mümkündür. Biz elbette öyle bir iddiada değiliz. Bu kitapla ortaya koyduğumuz, böyle bir amaç uğrunda serbest bir yüzme denemesi olarak kabul edilebilir. Bu sayılı kulacın bile okuyucunun konuya ısınmasına vesile olacağını düşünüyoruz. Daha ötesini tahayyül etmek için bir heyecan uyandırmasını da umuyoruz elbette.
200 Sayfa, 16 TL
Yazar Yayınları / 0312 232 05 71-72
yazar@yazaryayinlari.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.