Kayseri’de fitili ateşlenen fitne ateşi, hiç zaman kaybetmeden Suriye’nin kuzeyine fırlatıldı ve eş zamanlı olarak bir kaos üretilmek istendi.
Ne bu milletin tarihiyle ne de inançlarıyla asla bağdaşmayacak bir ırkçılıkla, Arap-Türk düşmanlığı tezgâhında Suriyeli göçmenlere karşı bir nefret üretilmek istendi.
Avrupa’nın göçmen politikalarına karşı her zaman iftiharla savunduğumuz yüce gönüllülüğümüze de çok büyük bir haksızlıktı bu.
Bütün bunların zamanlaması da hiç şaşırtıcı olmadı bizler için.
Zira Suriyeli göçmenlerin insani ve onurlu şekilde geri dönebilmelerinin de yolunu açabilecek görüşmeler hız kazandı bugünlerde.
Mossad’ın yaptığı paylaşımlarında gösterdiği yerden bakıldığında çok belli ki PKK ve ABD’nin de dâhil olduğu bu görüşmelerden, sözde seçimle kurdurulmak istenen “teröristan” girişimi sebebiyle ciddi anlamda rahatsızlık duyanlar var.
Dolayısıyla bu görüşmeleri sabote etmek ve böylece Suriye rejimi ile yapılan görüşmeleri kadük bırakmak istiyorlar.
Kayseri’de yaşananların ne olduğu elbette her geçen saatte biraz daha aydınlandı ve olayın arkasından çok komplike, organize bir yapı çıktı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.