Dünkü yazımızda da belirtildiği gibi Şam, mukaddes beldelerin kapısıdır. Ayrıca Devlet-i Aliye döneminde Sürre Alaylarının da güzergâhıdır.
Karayolu ile hac ve umre meselesinin biraz geçmişine bakalım.
Karayolu ile Mekke ve Medine’ye gitmek, 1990 yılında yasaklanmıştı. Yol güvenliği başta olmak üzere o yıl bir milyon insanımızın hacca kayıt yaptırmasıydı.
Bir milyon insan (bugün de yine bir milyonu aşkın müracaat var) kaydolmuştu ve Suudi Arabistan da bu kadar insana hizmet veremeyeceğini beyan ederek kabul etmemişti.
8. Cumhurbaşkanımız rahmetli Özal da Suud Emirinden ricada bulunmuş, Suud Emiri de da annesi Türk olan Dışişleri Bakanını Özal’a göndererek durumu izah ettirmişti.
Karayolu ile hac seyahatinin mümkün olmayacağı anlaşılınca, sadece uçak ile gidilebileceği kararı verilerek karayolu yasaklanmıştı.
Başka nedenler de vardı elbet. O sebeplerin başında Irak’tan geçişlere İran engel çıkarıyordu. Suriye’den geçişleri de PKK ve diğer terör örgütleri tehdit ediyordu.
Bugün Irak hâlâ güvenli değil ama Suriye’nin de bu yıl için güvenli olduğu söylenemezse de gelecek yıl, karayolu ile hac ziyareti yapılabilir.
Bu sene hac yolculuğunun mümkün olmayacağı görülüyor. Ürdün’e kadar olan güzergâh üzerinde yol emniyetini sağlama noktasında sıkıntılar çıkabilir.
Eğer bu güzergâh, Suriye yönetimi tarafından yahut bizimkilerle işbirliği yapılarak temizlenebilirse, hac seyahati değilse bile yaza doğru umre ziyaretleri gerçekleşebilir.
Belki demiryolu bile işletmeye alınabilir. Zaten pek çok kısım hazır halde. Demiryolu, karayolundan da önce hayata geçirebilir.
Umre seyahatleri otobüsler dışında, hususi araçlarla icra edilebilir. Önümüzdeki aylarda, hususi araçlarıyla gitmek isteyenlere müsaade edilebilir.
Yazının devamı için:https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/huseyin-ozturk/suriye-uzerinden-hac-ve-umre-47932.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.