Bunlar arasında “Araplar bize ihanet etti.”, “Araplar bunu hak ediyorlar.”, “Filistin’den bize ne!”, “Yaşananların sorumlusu durup dururken İsrail’e saldıran Filistinlilerdir.” gibi söylemler ön plana çıktı.
Ama Gazze’deki soykırımın boyutu inkâr edilemez bir şekilde açığa çıktıktan sonra, bu çevreler seslerini kesmek zorunda kaldılar.
Ta ki geçtiğimiz hafta kendini “güvenlik uzmanı” olarak tanıtan emekli bir üsteğmenin Gazze ilgili çıkışına kadar…
Güvenlik uzmanı nedir, nasıl olunur, bu titr nerden alınır, orasını fazla karıştırmayın; kıymeti kendinden menkul araştırmacı yazar gibi bir ünvan.
Bu ünvanın okulu, diploması, sınavı yok. Nereden aldın bu ünvanı diye soran da yok.
Sonuçta herkes kendini istediği gibi isimlendirme özgürlüğüne sahip tabii.
Helalühoş olsun.
Kamuoyunun dikkatini çeken, güvenlik uzmanımızın, İsrail’in Türk kamuoyunca satın alınmayan söylemlerini durup dururken canlı yayında ardı ardına sıralaması oldu.
Bu argümanların birçoğu ise hem birbiriyle hem de tarihî hakikatlerle açıkça çelişiyor.
Devamı: https://www.dirilispostasi.com/turkiye-gazzede-tarafsiz-kalabilir-mi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.