Programın ilk günü konuşan yazar, şair Dr. İbrahim Demirci, “Edebiyat ve Dil Dikkatleri” konulu ilk konuşmasında edebiyat ve dil arasındaki ilişkiyi anlatan bir konuşma yaptı.
Genç yazarlara yazma ve okuma konusunda tavsiyelerde bulunun Demirci, “ Günümüzün genç yazarı, hangi alanda olursa olsun, düşünce açılımı sağlayacak mantık, felsefe yanında, siyasi sistem bilgisi, toplum ve ideoloji, edebiyat ve iletişim gibi konularla bilgilenmek zorundadır.” dedi.
Genç yazarlar oturumunun ilkini A.Fatih Gökdağ yönetti. Kendisinin yayıncı olduğunu ve telif hakları konusunda dikkatli olmaları gerektiğini ifade eden Gökdağ, telifi; “bir yazıyı, bilim ya da sanat esrini otaya koyan kişinin, bu eserle ilgili haklarının tümü” olarak tarif ederek haklarınızın savunucusu olun diye konuştu.
Bu bölümde konuşan genç yazarlar da günümüzde sosyal medyanın etkisi, dijital yayının iyi ve iyi olmayan yönlerini örnekler vererek anlattılar.
Kurultayın diğer bir konuşmacısı olan yazar, şair Mustafa Özçelik ise “Yazarın Sosyal Medya ile İmtihanı” konu başlığında genç kuşaklar açısından sosyal medyanın etkisini anlattı.
Yazarlığı zor bir yola çıkmak, zahmete katlanmaya hazır olmak olarak değerlendiren Özçelik, ““Hayırlı yazmak ve söz söylemek çok önemli. Farklı bir çağda yaşıyoruz. İçine düştüğümüz çağın sosyal medyanın bize ne getirdiği ne götürdüğünü hatta daha neler götüreceğini tartışamıyoruz. Bir dayatma ile karşı karşıyayız. Gönüllülük esasına göre bir köleliğe razı ediyorlar.” diye konuştu.
Özçelik sözlerini şöyle sürdürdü: “Kelime olmadan duygu ve düşünce anlatılmaz. Kelime bilgisi çok olan en büyük zengin insandır. Kalem, klavye çok ağır bir yüktür. Söylerken hatayı düzelte bilirsiniz ama yazı basıla hale geldikten donra onu değiştiremezsiniz. Okuyucu ondan olumlu olumsuz etkilenecektir. Dolayısıyla vebali doğrudan size aittir.”
Genç yazarlar oturumunun ikinci bölümünü ise Sait Uluçay yönettiği. Konuşmacı gençler ise sosyal medya ile edebiyatta meydana gelen gelişmeleri anlattılar.
Dijital ortamda yayınlanan metinlerin içerik ve muhteva olarak kalıcı olmadığına vurgu yapan gençler, Türkçenin de büyük oranda olumsuz anlamda bir değişime uğradığını belirttiler.
Günün son konuşmacısı TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan da “Dijital kültür ve eleştirel düşünce” konusunda bir konuşma yaptı.
Arıcan, “Günümüzde insanlık büyük bir dönüşüm yaşıyor. İçeriğini biz üretmiyoruz. İlişkide olduğumuz yapıların ürettiği bizim de çok yoğun kullandığımız bilimsel bir süreç. Hayatımızın bir parçası haline dijital ortamı yok sayamayız var ve sürekli gelişiyor. Buna bir medeniyet göstergesi diyemeyiz çünkü işin daha başındayız.” diye konuştu.
Artık kimsenin kütüphanelere gitmediğini onun yerine iş ortamında, masa başında çalışırken, evde, koltukta otururken ve hatta toplu taşıma araçlarında dijital kütüphanelere erişmenin mümkün olduğunu belirten Arıcan, cep telefonlarından istenilen bilgiye anında ulaşıldığının altını çizdi.
Arıcan sözlerini şöyle sürdürdü: “Tahlil eve analiz etmeden alınan her bilgi nedeniyle her şeyi bilen ama hiçbir şeyi bilmeyen insanlar var artık. Dijital ortam bilgeliği bitiriyor. Dolayısıyla tüm konulara eleştirel bir yaklaşım sergilemek zorundayız”
Genç yazarlar oturumunun üçüncü bölümünü Enes Dağ yönetti. Oturumda Mirza Muhammed Atan, Sinem Çağlancı, Abdullah Uluyurt, Habibe Hazal Yayla, Serkan Korkmaz ve Zeynep Şahin söz aldılar.
Gün boyu devam eden programın akşam bölünün de şiir dinletisi düzenlendi. Kurultaya katılan genç yazarlardan bazıları kendi yazdıkları şiirleri kimi de ünlü şairlerin şiirlerini okudular. Günün konuşmacıları arasında yer alan Dr. İbrahim Demirci ve Mustafa Özçelik de birer şiir okudu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.