Yapı Kredi Yayınları arasından çıkan "Deli Kadın Hikâyeleri" Söğüt'ün kaleminden kadına ve kadınlığa yazılmış yirmi bir öyküden oluşan bir eser.
Her bir öyküde kadına dair odaklanılan konu değişmektedir. Kadın bazen eş, bazen anne, bazen de kız kardeş olarak karşımıza çıkar. Bazen de hiç olmayışıyla kadın kadındır.
Bedeniyle kabul edilişinin, kadınlığının insanlığından önce gelişinin, yüreğinde hapsettiklerinin acısıyla görürüz onu. Varoluş sancılarıyla verdiği varolma mücadelesini okuruz her bir öyküde.
Her biri birbirinden etkileyici olan Mine Söğüt’ün kitabındaki öykülerden biri; "Naz Neden Derine Gömmemiş Kediyi?"
Öyküsünde Naz'ın annesi yalnız bırakılmışlığı ve çaresizliğiyle vardır. Hurdalar arasındaki tren vagonunda doğan Naz deli annesinden deli gibi korkmaktadır. Çünkü Naz'ın annesinin sözünü her dinlemeyişi bir yavru kedinin hayatı demektir.
Her hata gözyaşı ya da özür kabul etmeksizin ölüme denktir. Bir insan ölüsünün ne yavru kedi ölüsüne ne de onu gömmeye benzemediğini bilmez daha. Kaçar gider oradan. Zaman geçer, Naz büyür. Komşuları sanır ki yine bir kediye araba çarpmış, Naz onu gömmektedir. Oysa yeni doğmuş bebekler de yavru kedilere benzer. Onlar bundan habersizdir henüz.
Kadının gerçeklerini birbirinden farklı hikayelerle gözler önüne seren "Deli Kadın Hikayeleri" öykü türünü seven okurlara çok farklı bir tat sunacaktır.
Deli Kadın Hikayeleri / Yazar: Mine Söğüt / Kategori: Edebiyat - Öykü / 20. Basım 2019 / Yapı Kredi Yayınları, 172 sayfa
Esra Bilgiç
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.