İstanbul'un kimi meydanları var ki nasıl düzenlenmesi gerektiğine dair tatminkâr ve toplumsal mutabakat bir türlü sağlanamamış, çehresi defalarca değiştirilmek suretiyle adeta yapboz tahtasına dönmüştür.
Örnekse Taksim Meydanı bunlardan biridir... İstanbul'a geldiğim 1985 yılından bu yana kim bilir kaç farklı 'taksim' ile karşılaştım.
Şehrin kimliğiyle özdeşleşmiş olsa bile dönem dönem kazma vurulan (ki bu kazma aynı zamanda şehrin hafızasına ve kültürel devamlılığına da vurulmaktadır) kepçeyle, dozerle içinden geçilen, evirilip çevrilen meydanlardan biri de 'Dersaadetin kalbi' olarak nitelendirilebilecek Beyazıt Meydanı'dır.
Devamı: https://www.aksam.com.tr/yazarlar/bedir-acar/dersaadetin-kalbine-huzunlu-yolculuk/haber-1546253
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.