Siyonist işgal rejimiyle Lübnan arasında ateşkes 27 Kasım Çarşamba sabahı yerel saatle 04.00’ten itibaren yürürlüğe girdi. Tabii ki ateşkes, mahiyet itibariyle Hizbullah ile işgal rejimi arasında gerçekleşmiştir. Çünkü çatışmanın tarafları bu ikisi idi. Ancak uygulanmasını takip ve ateşkes sonrası güneyde yapılacak düzenlemeler konusunda Lübnan hükümeti ve ordusu sorumluluklar yüklenmiştir.
Gece yarısından sonra ateşkesin devreye girebileceğine dair açıklamalara rağmen siyonist katiller Salı akşamı adeta son fırsatları değerlendirmeye çalışırcasına Beyrut’ta sivil hedeflere yönelik saldırılar gerçekleştirdi ve katliam yaptı ki bu, işgalci siyonistlerin değişmez karakteridir.
Ateşkesin sağlanmasında ABD ve Fransa’nın aracılık ettiği ve bu ikisinin önemli rolü olduğu biliniyor. Zaten ABD yönetimi günler öncesinden Lübnan’da ateşkesin yakın olduğuna dair açıklamalarda bulunmuştu.
Fakat şunu özellikle vurgulamak gerekir ki gerek ABD’nin ve gerekse Fransa’nın Lübnan’da ateşkes sağlanması için bunca çaba sarf etmelerinin amacı Lübnan’daki katliamların durdurulması ve bu ülkenin rahata kavuşturulması değil, siyonist işgal rejimini rahata kavuşturmaktı. Çünkü işgal rejimi bir yandan Gazze’de soykırım savaşını sürdürürken, bu arada Batı Yaka’da eylemlerin devam etmesi sebebiyle bu bölgede de sık sık çatışmalara girerken, kuzeyden Lübnan tarafından saldırılara maruz kalmak işgal rejimini ciddi şekilde zorluyordu. İşgal rejimi Lübnan’da kara operasyonunda da önemli kayıplar verdiği için ciddi bir ilerleme kaydedemedi ve istediklerini gerçekleştiremedi. Lübnan cihetinden yapılan saldırılar sebebiyle kuzeyde geniş bir alanı da boşaltmak ve oraların ahalilerini otellere, geçici yerleşim alanlarına ve kamplara yerleştirmek zorunda kalmıştı. Bu da işgal rejimine ekonomik yönden ciddi bir külfet yüklediği gibi muhtelif toplumsal sorunlar yaşamasına neden oluyor; saldırılarda evleri, arazileri ve iş yerleri zarar görenlere de tazminat ödemek zorunda kalıyordu.
Devamı:https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ahmet-varol/lubnan-ateskesi-ve-filistine-yansimasi-47217.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.