Bundan tam bir hafta önce başlayan saldırılarda Halep’ten sonra Tel-Rıfat ele geçirildi. Çarşamba akşam saatlerinde de Hama muhaliflerin eline geçti. Hama’dan sonra HTŞ ve Suriye Milli Ordusu (SMO) iki yöne doğru ilerlemeyi düşünüyor: Münbiç ve Humus.
Doğrusu, hiç kimse Suriye'de 5 günde haritanın bu kadar değişeceğini beklemiyordu. Rusya ve İran gibi iki devletin arkasında durduğu Suriye rejiminin yaşadığı acziyeti ancak olağanüstü savaş zekâsıyla açıklamak mümkündür.
Türkiye, 14. yılına giren Suriye'deki bu savaşı bitirmek için Esed'e defalarca zeytindalı uzatsa da Esed bu dostça teşebbüleri kabul etmedi. Esed’in kendi iradesiyle Türkiye tarafından uzatılan eli geri çevirmesi mümkün değildi ama İran gibi Esed’i kuklalaştıran sinsi komşumuzun Esed üzerindeki etkisi onu bu sonuca mecbur etti. Esed İran’ın sözünden çıkmayınca akıbeti kötü oldu.
Esed kendi vatandaşına düşmanlıktan,
Kendi vatandaşını terörist olarak görmekten vazgeçmedi. Bir kere olsun vatandaşımın haklı olduğu bir taraf yok mu demedi. Bir avuç Nusayri ve Rafizi’nin rızasıyla Suriye gibi bir devlet yönetilemezdi. Ama Esad bunu görmedi, görmek istemedi.
Üstelik,
Türkiye-Rusya-İran gibi bölgesinde güçlü devletlerin Suriye’de barışa ulaşmak için başlattıkları Astana anlaşmaları defalarca Esad ve İran tarafından ihlal edildi. Bugüne kadar üç devletin anlaşmasıyla muhalif güçlere tahsis edilen İdlib’de muhalefet grupları sorun çıkarmadan barındıkları halde Esed rahat durmadı.
Devamı: https://www.milatgazetesi.com/yazarlar/suriye-muhalefeti-ilerliyor-8122/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.